Gündem

Takiyuddin’in mekanik saatleri

Tarih Haber / 25.11.2015

1577’te Tophane tepelerine, III. Murad’ın izniyle Osmanlı’nın ilk ve tek rasathanesi kuruldu. Ama meşhur Türk astronomu Takıyüddin Rasıd’ın çalışmalarını yaptığı bu rasathane, aktif olduğu süre boyunca muhalefetin ağır eleştirilerine maruz kaldı. Mesela devrin şeyhülislamı Ahmed Şemseddin Efendi, bu dönemde “gözlem yapmanın uğursuz, feleklerin esrar perdesini küstahça öğrenmeye cüret edenin akıbetinin meçhul olduğunu ve eğer bir memlekette zic hazırlanacak olursa, o memleket mamur iken harap hale geleceğini ve devletin binalarının zelzele ile yıkılacağını” bildiren bir raporu padişaha sundu. Takıyüddin’e karşı çıkanların sayısı, rasathanenin kurulduğu yıl yaşanan bir hadiseyle de iyice arttı. O yıl gözlemlenen bir kuyrukyıldız neticesinde; padişah, Takıyüddin’den kehanette bulunmasını istemiş, o da bunu mutluluğa ve refaha yormuştu. Ne yazık ki, kısa süre sonra İstanbul sokaklarında bir veba salgını başladı ya da bazı araştırmacılara göre bir deprem yaşandı ve oklar tamamen İstanbul Rasathanesi’ne çevrildi. Semerkant’ta bir gözlemevi kuran Uluğ Bey’in ölümünü de örnek gösteren saray çevreleri baskıyı iyice arttırınca, kuruluşundan yalnız 3 yıl sonra, III. Murad denizden top atışı yoluyla rasathaneyi yıktırdı.

Takıyüddin Rasıd, İslam ilim dünyasının zirvesindeki bilim adamlarından biriydi. Astronomi’de ondalık kesirlerin kullanımı Takıyüddin sayesinde olmuştu. Sinüs, kosinüs, tanjant ve kotanjantın tanımlarını vermiş, ispatlarını sergilemiş ve cetvellerini hazırlamıştı. Osmanlı’nın otomatik makineler üzerine yazılan ilk ve tek eseri ona aitti. Hatta ekliptik ve ekvator arasındaki açıyı o tarihte gerçeğe en yakın şekilde veren de Takıyüddin’di. Peki Takıyüddin neden bir rasathaneye ihtiyaç duydu? Onun, o zamana kadar kullandığı, Uluğ Bey’in Semerkant’ta hazırlatmış olduğu “Zic-i İlhani”nin astronomik gözlem ve hesapları artık eski bilgiler içeriyordu, bu da çalışmalarının yanlış temele oturmasına, dolayısıyla boşa emek sarfetmesine sebep oluyordu. Takıyüddin Rasıd, III. Murad’a kendi adıyla anılacak yeni bir zic teklif etmesi üzerine rasathanenin kuruluş çalışmalarına başlanılmıştı. Takıyüddin’in mekanik saatleri, olağanca önemiyle işte bu noktada karşımıza çıkar.

Batlamyus, M.S 150’lerde, “Zamanı dakik olarak ölçmeyi başarırsam, gözlemde tamamiyle bir tasarruf yapabilirdim.” demiştir. Takıyüddin’in saatler konusundaki özgün tavrı, onu bir astronomik alet olarak tanımlamasıdır. Zamanı belirlemek bir yana, dakika ve saniye verebilen saatler tasarlamış, eserlerinde dakika taksimatından bahsetmiştir. Dakika ve saniyenin bu kadar önemli olması, yıldızların sağ açıklıklarının, Güneş’le yıldızlar arasında geçen süreyle ölçülmesinden kaynaklanır. Takıyüddin’de hatasız gözlemler yapmak için dakikayı verebilen mekanik saatler üzerine çalışmıştır.

Bu mekanik saatler, Takıyüddin’in kitabında iki sınıfa ayrılmıştır. Birinci grup, bingamat siryakiyye olarak adlandırılır. Hareketi sağlayan çarkı frenleyebilecek bir maşa buluşu bu saatlerin ana prensibini oluşturmuştur. Genellikle, ağırlıklara sahip bir terazi kolu taşıyan mil etrafında birbiri içine geçmiş farklı dişli sayısına sahip çarkların oluşturduğu bir düzeneğe sahiptirler. İkinci grup ise, bingamat devriyye. Bu saatler de bir konik cismin etrafında aşağıdan yukarıya sarılan bir zemberek fikriyle oluşturulmuştur. Ay evreleri, hafta günleri, saatler ve dereceler için göstergelere sahip örneklerinin, o dönemde Batı da ilk defa kullanılan yelkovan bölümüne de sahip olduğu görülür.

Yeni Haberler