Dosya Haberler

Olimpiyat Oyunlarına Dair Notlar – III

Selahattin Turhan / 24.05.2016

Antik ve modern olimpiyat oyunları gerek dünyanın en büyük ve gerekse dünyanın en eski spor oyunları olması nedeniyle birçok farklı öneme sahiptir. Zira bundan önceki iki yazıda antik ve modern olimpiyatlarla ilgili kısa kısa notlar aktarmıştık. Lakin olimpiyat oyunlarını bu kadar özel kılan bir başka şey daha var. Takdir edersiniz ki bu başka şey de olimpiyat oyunlarının sembolleri. Birden fazla sembolü var olimpiyatların ve belki de her biri bir başka özelliğine işaret ediyor oyunların. Her ne kadar modern olimpiyat oyunları ile özdeşleşse de semboller, bazı semboller de antik oyunlara atıf yapıyor.

Bu sembollerin belki de en belirgin olanı olan olimpiyat halkaları ile başlamak gerekiyor. Zira bayraklarda, reklamlarda, hatta olimpiyatların resmi ürünlerinin birçoğunun üzerinde bu halkalar bulunuyor. İç içe geçmiş olan üst kısımda üç, alt kısımda da iki tane bulunan bu halkalar dünya üzerindeki beş kıtayı temsil ediyor. İç içe geçmiş olmaları ise hem olimpiyat oyunlarının hem de bu oyunlar dışında da bu beş kıtanın birliği ve beraberliğini simgeliyor. 1896 yılında modern oyunlar başlasa dahi ilk defa 1912 yılında beş kıtanın tümünden katılım sağlanmıştır. Bunun arkasına bugün bildiğimiz halkalar da ilk defa 1913 yılında Pierre de Coubertin tarafından elle bir mektubun üst kısmına çizilir. Bundan bir sene sonra ise bu amblem olimpiyatların resmi logosu ve bayrağı olarak kabul edilir.

Olimpiyat oyunlarına dair bir başka sembol de bildiğimiz üzere olimpiyat meşalesidir. Olimpiyat meşalesi antik olimpiyat oyunları ve Antik Yunan şehir devletlerine gönderme yapar. Olimpiyat meşalesi her organizasyondan birkaç ay önce oyunlarının ilk başladığı yer olan Olympia’da yakılır ve bütün dünyayı gezer. Bir başka deyişle, olimpiyat ateşi dünyanın dört bir yanını sarar. Meşale ile ilginç bir başka nokta da nasıl yakıldığı ile ilgilidir. Meşale antik dönemde olduğu gibi ancak ve ancak güneş ışığı ve mercek ile yakılabilir. Logo gibi meşale de modern oyunlar sırasında ortaya çıkmıştır. İlk olarak 1936 Berlin Yaz Olimpiyatları’ndan önce meşale yakılmıştır.

Hemen hemen her organizasyonun olduğu gibi olimpiyat oyunlarının da bir mottosu yani bir ilkesi bulunmaktadır. 1894 yılında Uluslararası Olimpiyat Komitesi kurulurken, logonun da çizeri olan Pierre de Coubertin olimpiyat oyunlarına ait bir slogan olması gerektiğini öne sürmüştür ve Dominikli bir rahibin öğretilerinden esinlenerek Citius-Altius-Fortius yani Daha Hızlı-Daha Yüksek-Daha Güçlü’dür. Bu slogan esasen olimpiyatlarda yarışma hakkı kazanmış olan sporculara her daim ellerinden gelen bütün eforu sarf etmelerini ve azimle çalışmaya devam etmelerini öğütler.

 

Kaynakça 

The Olympic Symbols

Yeni Haberler