Köşe Yazısı

Osmanlı müverrihleri – XIII Solakzade Mehmed Hemdemî

Arda Akıncı / 03.05.2016

Birçok Osmanlı müverrihi gibi Solakzade Mehmed Hemdemî de saraya yakın bir aileye mensuptur. Üsküp kökenli olan babası padişah muhafızlarının başı yani solakbaşı olmasından dolayı Solakzade olarak anılmıştır. Eserlerinden anlaşıldığı üzere gerçek adı Mehmed, mahlası ise Hemdemî’dir. Kendisi ve erken hayatı hakkında fazla bir bilgiye sahip olmasak da Solakzade’nin babasının vazifesi nedeniyle İstanbul’da olduğu zamanda burada doğduğu bilinmektedir. Sarayın içerisinden bir kimse olması nedeniyle eğitimini de Enderun’da almıştır.

Enderun’da eğitimini tamamladıktan sonra Sultan IV. Murad’ın musahiplerinin arasına girdiği tahmin edilmektedir. Her ne kadar dönemin en güvenilir kaynaklarından bir tanesi olmasa da Evliya Çelebi kendisinin her daim Sultan IV. Murad’ın yanında olduğunu söyler. Sultan IV. Murad’ın güvenini de kazanmış olması hasebiyle Solakzade Mehmed Hemdemî, IV. Murad’dan sonra gelen Sultan İbrahim ve Sultan IV. Mehmed dönemlerinde de Osmanlı sarayında görev almaya devam ettiği bilinmektedir. Zaten, Solakzade’nin müverrihliği debu döneme rastlar. Sultan IV. Mehmed’in hükümranlığı sırasında Has Odabaşılarından Hasan Ağa’nın desteklemesi ile en ünlü eserini kaleme alır.

Târîh-i Solakzâde veyahut kısaca Târih olarak bilinen eserini, Sultan IV. Mehmed döneminde yazar. Kaleme aldığı bu eser, diğer müverrihler tarafından neşredilen Osmanlı Tarihi kitaplarına nazaran daha kısa ve popüler bir nitelik taşır. Solakzade Mehmed Hemdemî’nin eseri Devlet-i Aliyye’nin kuruluşundan başlayarak 1657 yılına kadar yaşanan olayları konu alır. Kendisi bizzat şahit olmadığı olayları naklederken birçok farklı müverrihin yazdıklarından yararlanmıştır. Solakzade’nin yararlandığı kaynaklar arasında İdris-i Bitlisi, İbrahim Peçevî, Celalzade Mustafa Çelebi ve eserinde adını geçirmese de Hoca Sadeddin Efendi Efendi bulunmaktadır. Bu önemli müverrihlerin yanı sıra Solakzade eserinde Aşıkpaşazade’nin Tevârîh-i Âl-î Osmân eserinden de sık sık yararlanmış ve Aşıkpaşazade’yi tarihçilerin şeyhi olarak tanımlar. Solakzade bizzat tanık olduğu olayları – ki eserinin hemen hemen son 35 yıllık kısmına tekabül eder – belgelere ve tanıklıklarına dayanarak yazdığı belirtilse de bu kısımların orijinalliği hakkında şüpheler bulunmaktadır.

 

Kaynakça

Solakzade Mehmed Hemdemî, Abdülkadir Özcan

Yeni Haberler