Kitap Dünyası

Memleket Hikayeleri

Hakan Arslanbenzer / 24.08.2015

Bugün liberalizmin entelektüel alemde önemli bir yer kazanmış gibi görünmesi ile birlikte Refik Halit de gölgeden aydınlığa geçmiş oldu. Mütareke dönemindeki siyasi faaliyeti ve Atatürk tarafından sürgüne gönderilmiş olması hâlâ ismi üstündeki şüphenin devam etmesine neden oluyor. Refik Halit’ten şüphe etmek için Kemalist olmanıza gerek yok. Bağımsızlık kavgasında ters köşeye yattığı için, Refik Halit’e tamamen sarılmak zor görünüyor. Angaje liberaller bile Refik Halit’i gizlice savunuyor. Gizlice yani siyasi tarafından söz etmeden, edebi eserlerini yani estetik tarafını önce çıkararak. Refik Halit, estetik tarafı bu kadar önemli bir yazar mıdır? Halit Ziya, Ömer Seyfettin gibi önce gelenler ve Sabahattin Ali, Kemal Tahir gibi sonra gelenler karşısında sanat açısından çok önemli bir mevkii yok Refik Halit Karay’ın. Eserleri üzerinde yeniden durulması edebiyat mirasımıza sahip çıkmak bakımından olumlu bir gelişme. Fakat Refik Halit, en çok Memleket Hikayeleri ile önemli bir yazar. Çünkü bu hikayelerin öncesi pek yok. Sonradan gerçekçiliğin kat edeceği uzun yolda beklenmedik bir ilk adım. Refik Halit’i bu hikayelerde olumsuz anlamda gerçekçi görüyoruz. İçki ve fuhuş, karşısında ise taassup ve duyarsızlık kitaptaki hikayelerin başlıca karakterleridir diyebiliriz. Kötülük hep başroldedir. Memleket hikayesi ve köy romanı dediğimiz şeylerde klişe haline gelecek acımasızlık ve kabalık Refik Halit’te bol bol vardır. Yazarın idealist olmadığı her halinden belli. Maksadı da zaten kötülüğü göstermek. Anadolu insanının, özellikle kasabalıların ne kötü mahluklar olduğunun altını çizmek. Bu insanlar mutaassıp, ikiyüzlü, kurnazdır. Refik Halit’in memleket ve insanlarını kibar ve püriten İstanbullu memurun gözünden anlattığına kuşku yoktur. Bu yanıyla Memleket Hikayeleri, Yakup Kadri’nin Yaban, Sabahattin Ali’nin Kuyucaklı Yusuf, Kemal Tahir’in Köyün Kamburu vb. romanların önceli sayılabilir. Refik Halit bir çığır açmıştır. Bu çığırı sonlandıracak olansa Orhan Kemal olacaktır. Anadolu insanını tahlil etmeden onun sadece yüzeysel özelliklerine ve kötülüklerine odaklanan ve “yaşanmaz bu memlekette”nin hikayelerini yazan Refik Halit’i eskimemiş kılan, eserindeki derinlik veya incelik değil, bu meselenin henüz bitmemiş, bürokrat aydın tipiyle halkın kavgasının henüz sürüyor olmasıdır.

 

Yeni Haberler